Kırmızı Başlıklı Kız


Çocukların severek dinlediği, her anne babanın bildiği "Kırmızı Başlıklı Kız" masalı, eğlendirirken öğreten masallardan biridir. Uyku öncesi ya da çocuklar ile kaliteli vakit geçirmek istendiğinde okunabilecek, anlatılabilecek en güzel çocuk masalları arasında yer alan bu masal, aynı zamanda okullarda ya da okul öncesi eğitim kurumlarında drama çalışmalarında da sıkça kullanılıyor. İşte o çok sevilen Kırmızı Başlıklı Kız çocuk masalı...



Bir zamanlar ülkenin birinde küçük bir kız varmış. Annesi bu küçük kıza arkasında kırmızı başlığı olan bir pelerin almış. Küçük kız bu pelerini ilk gördüğünden beri çok sevmiş ve nereye gitse onu giymeye başlamış. Bu nedenle de herkes ona Kırmızı Başlıklı Kız diyormuş.
Kırmızı başlıklı kız bir gün oyun oynarken annesi ona seslenmiş... 
-"Kırmızı Başlıklı Kız! Büyükannen hala hasta. Haydi üzerini giyin de güçlenmesi için büyükannene hazırladığım şu çörekleri götür." 
Kırmızı Başlıklı Kız, annesinin sesini duyunca ayağa kalkmış ve kıyafetlerini giyinmiş. Kırmızı başlığını başına geçirirken annesi;

-"Tavşan Ormanı'ndaki yoldan sakın ayrılma... "diye kırmızı başlıklı kızı uyarmış.


Kırmızı Başlıklı Kız, annesinin dediği gibi Tavşan Ormanı içinde ilerleyerek büyükannesinin evine doğru yola çıkmış. Orman içinde ilerlerken kırmızı başlıklı kız, orman hakkında kendi kendine düşünmeye başlamış. "Ormanın adı Tavşan Ormanı ama nedenle bir tane bile tavşan yok." diye kendi kendine düşünerek yolda ilerlerken bir ses duymuş. Çalılıklardan gelen bu ses kırmızı başlıklı kızı çok korkutmuş. Kırmızı Başlıklı Kız korku ile;


-"Kim var orada?" diye çalılıklara doğru seslenmiş. Kırmızı başlıklı kızın seslenmesi ile çalılıklardan bir kurtun atılması bir olmuş. Kurt kırmızı başlıklı kıza yaklaşıp


-"Nereye gidiyorsun bakalım sen küçük kız?" demiş. 


Kırmızı Başlıklı Kız, sakince soru soran kurda cevap vermiş.


-"Hasta olan büyükanneme gidiyorum. O çok hasta. Ormanın sonundaki küçük evde oturuyor. Bu arada benim adım küçük kız değil, Kırmızı Başlıklı Kız..." 


-"Afedersin Kırmızı Başlıklı Kız, bilmiyordum. Bir daha dikkat ederim. İstersen ben senden önce büyükannenin yanında gideyim, senin geldiğini haber vereyim. Sende yolda çok oyalanmadan eve gel tamam mı?" 


Bu sözleri söyledikten sonra kurt hızlıca kırmızı başlıklı kızın yanından uzaklaşmış ve büyükannesinin evine doğru yola koyulmuş. Kurtun niyeti kızı yemekmiş. Ancak hemen yakınlarda gördüğü oduncu ormanda seslerini duyup onun kızı yemesini engelleyebilirdi. Bu nedenle hemen orada yemek yerine daha akıllıca bir plan yapmaya karar vermiş. 



Kırmızı Başlıklı Kız, yolda çiçek toplayarak, kelebeklerin peşinden koşarak, kuş seslerini dinleyerek yavaş yavaş ilerlerken kurt kestirmeden büyükannenin evine ulaşmış. Kapıyı çalmış. Büyükanne içeriden seslenmiş;
-"Kim o?"
Kurt sesini değiştirerek;
-"Benim, Kırmızı Başlıklı Kız, büyükanne..." demiş. "Sana çayın yanında yemen için çörek getirdim."
-"Kapı açık güzel torunum, içeri gelebilirsin." diye seslenmiş büyükanne. 
Kurt hemen içeri dalmış. Öyle açmış ki, bir lokmada büyükanneyi yutmuş. Sonra büyükannenin yatağına yatıp Kırmızı Başlıklı Kızı beklemeye başlamış. Bir süre sonra kapı çalınmış. Gelen Kırmızı Başlıklı Kız imiş. Kurt sesini incelterek;
-"Kim o?" diye sormuş. 
-"Benim, Kırmızı Başlıklı Kız "
-"Kapı açık güzel torunum... " diye seslenmiş kurt. "İçeri girebilirsin."
Kırmızı Başlıklı Kız, bir an tereddüt etmiş. "Büyükannemin sesi ne kadar da garip böyle?" diye düşünmüş. Sonra büyükannesinin hasta olduğu gelmiş aklına ve kapının mandalını kaldırıp açarak içeri girmiş.
Kurt, büyükannenin geceliğini giymiş, onun başlığını ve gözlüğünü takmış yatakta yatıyormuş. Yorganı boğazına kadar çekmiş, içerisi karanlık olsun ve suratı fark edilmesin diye de perdeleri iyice kapamış.
-"Elindekileri oraya bırak da yanıma gel canım..." demiş kurt.
 Kırmızı Başlıklı Kız çöreği yatağın yanında ki küçük masanın üzerine koymuş ama hemen yanına gitmemiş. Büyükannesi çok değişik duruyormuş. Kırmızı Başlıklı Kız uzaktan sormuş;
-" Büyükanne, senin kolların neden bu kadar büyük?"
-"Seni daha iyi kucaklamak için!" demiş kurt
-"Kulakların neden büyük, peki?"
-"Seni daha iyi duyabilmek için!" demiş kurt.
-"Gözlerin neden kocaman, peki?"
-"Seni daha iyi görebilmek için" demiş kurt.
-"Dişlerin neden sivri peki?"
-"Seni daha iyi yiyebilmek için, yavrum." demiş kurt.
Ve bunu söyledikten sonra kurt artık daha fazla kendine engel olamamış ve yorganı bir tarafa atarak yataktan fırladığı gibi Kırmızı Başlıklı Kızı bir lokmada yutuvermiş. Sonra da karnı doyduğu için keyfi yerine gelmiş ve uykuya dalmış.
Ama ne var ki kurt çok kötü horluyormuş. Evin önünden geçen bir avcı onun horultularını duymuş. Büyükanneye kötü bir şey mi oldu acaba, diyerek kulübeden içeri girmiş. İçeri girer girmez de orada neler olduğunu hemen anlamış.
"Aylardır senin peşindeyim kurnaz kurt" diye bağırmış avcı ve kurdun kafasına elindeki baltanın sapıyla vurmuş. Sonra da önce Kırmızı Başlıklı Kızı, sonra da Büyükanneyi dikkatle kurdun içinden çıkarmış. İkisi de sapasağlammış.
Büyükanne, Kırmızı Başlıklı Kızın ona getirdiği çöreği afiyetle yemiş. Kırmızı Başlıklı Kız büyükannesine bir daha hiçbir kurdun sözüne kanmayacağına dair söz vermiş.
 Eve dönerken tavşanların saklandıkları yerlerden çıktıklarını görmüş. Tavşan Ormanı yine eskisi gibi tavşanlarla dolu bir orman haline gelmiş.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Altın Yumurtlayan Tavuk

Zeynep ve Havuç

En Güzel Kız Bebek İsimleri ve Anlamları