Altın Yumurtlayan Tavuk

La Fontaine Masalları içinde en sevilenlerinden birisi olan "Altın Yumurtlayan Tavuk" çocuk masalı, çocuklara kanaatkar olmayı öğretmek için anlatılabilir. Aç gözlülüğün sonuçlarını ve kötülüğünü vurgulayan bu masal ile çocuklarınızın hem eğitimi destekleyebilir, hem de daha rahat bir uykuya geçmelerini sağlayabilirsiniz. Çok sevilen Altın Yumurtlayan Tavuk çocuk masalı şu şekilde...

Bir zamanlar, küçük ve mutlu bir köyde çok yoksul bir köylü yaşarmış. Bu köylünün bir tavuğu varmış. Sahibi bu tavuğu çok severmiş. Tavuk da ona her gün bir yumurta yaparmış. Ama bu yumurtaların diğer yumurtalardan farklı bir özelliği varmış. Çünkü yumurtalar altından imiş. Fakir köylü her gün kümesten aldığı altın yumurtayı şehre götürür, kuyumcuda satarmış.

Çok yoksul olan köylü bu şekilde giderek zenginleşmeye başlamış. Köylünün zenginleştikçe huyu değişiyormuş. Artık para kazanmak için çalışmak zorunda kalmıyormuş. Çalışmadan, yorulmadan para geldiği içinde paranın değerini bilmiyormuş. Gereksiz yere para harcamaya, ihtiyacı olmayan şeyler almaya başlamış. Lüks içinde yaşamaya alışan köylüye bir süre sonra parası yetersiz gelmeye başlamış.

Parası yetersiz geldiği için artık daha fazla parası olsun istiyormuş. Kümese gittiğinde, tavuğunu eskisi kadar sevip okşamıyor, ona verdiği altın yumurtalar için minnet duymuyormuş. Zamanla tavuğun karnında bir hazine sakladığına inanmaya başlamış. Eğer tavuğun karnını keserse bu hazineye ulaşacağını, ömrü boyunca krallar gibi yaşayacağını düşünüyormuş.

Aç gözlü köylü, bir sabah elinde bıçakla kümese girmiş.Tavuk köylünün kötü niyetini anlayıp kaçmaya başlamış. Ama köylü hazineye ulaşmayı kafasına koymuş. Hızlıca tavuğa yakalamış ve vakit kaybetmeden kesmiş. Büyük bir acele ile karnını açmış, merakla içine bakmış. Bir de ne görsün? Tavuğun karnında ne altın var, ne de düşündüğü gibi hazine. Aç gözlülük yaptığı ancak o zaman aklına gelmiş. Ama artık iş işten geçmiş. Artık altın yumurtlayan tavuğu yokmuş